8 Ekim 2007

ne gidicem lan eve yatarim ben ofiste (ek$isozluk'ten derlemedir)

bugun gunlerden cuma, gun aksama donuste
aksama bir hengame, trafik olur e-5 te
bu kosturma niye bilmem, bilemem bu gidisle
ne gidicem lan eve yatarim ben ofiste

ari kovani gibi, insanlar hep ustuste
yarim saat beklesen, kimse kalmaz maslakta
zannedersin 8 saat tutulmuslar hapiste
ne gidicem lan eve yatarim ben ofiste

durdum kalktım diyerek debriyajım eskidi
nasır oldu mâbâdım, bacaklarım kaskatı
çürümesin gençliğim tekerlekli kafeste
ne gidicem lan eve yatarım ben ofiste

sıkılırsın bunalırsın göt göte otobüste
dersin karnım açıktı insem şu burger king de
halbüse ne anne nede yemek var evde
ne gidecem lan eve, yatarım ben ofiste

fazla mesai falan yok bizim şirkette
lakin beleşe akşam yemeği verilmekte
toplantı odasında da plazma tv mis gibi
ne gidecem lan eve yatarım ben ofiste

trafik deme bana, ölmüş, bitmiş, felç olmuş
üstelik yağmur yağmış, yollar çamurla dolmuş
çıkanlar telef olmuş, çıkmayanlar sevinçte
ne gidecem lan eve yatarım ben ofiste

şimdi 2 köprü de ebesinin a.. gibidir afedersin
bir kere girdin mi o trafiğe istesen de geri dönemezsin
hayır niye kasıyorum ki zaten, bok mu var sanki evde?
ne gidicem lan eve yatarım ben ofiste...

ömrüm çürüdü levent trafiğinde
şimdi yola çıksam, varışım gecenin köründe
zaten geri döneceğim on saat içinde
ne gidicem lan eve yatarım ben ofiste

ya da gideyim bari lan
benim evim bağdat caddesinde

29 Temmuz 2007

Üstatlık ilkeleri

Madde 1: Üstat haklıdır.

Madde 2: Üstat her zaman haklıdır.

Madde 3: Üstadın haksız olduğu durumlarda 1. ve 2. maddeler uygulanır.

Madde 4: Üstat uyumaz istirahat eder.

Madde 5: Üstat yemez gıda alır.

Madde 6: Üstat içmez susuzluğunu giderir.

Madde 7: Üstat hiçbir zaman gecikmez onu alıkoyarlar.

Madde 8: Üstat hiçbir zaman işyerini terk etmez, başka yere çağrıldığı için gitmek zorunda kalır.

Madde 9: Üstat iş saatinde gazete okumaz, günlük bilgileri toplar.

Madde 10: Üstat hiçbir zaman dedikodu yapmaz, sadece sohbet eder.

Madde 11: Üstadın odasına kendi fikirlerinizle girer, üstadın fikirleriyle çıkarsınız.

(Vergi Raporu, Temmuz 2007, s.168)

25 Temmuz 2007

Eski sevgilinin SMS mesajlarına alternatif cevaplar!


- gerçekten unuttun mu?
- sen de kimsin?


- seni hala seviyorum!
- performansına her zaman saygı duymuşumdur zaten


- seni hala özlüyorum...
- tütün bas geçer


- nasıl gidiyor hayat?
- senden sonra bayağı bi güzelleşti, sağol


- "mesaj attığınız kişinin ilgi alanı dışındasınız, lütfen daha sonra
tekrar denemeyiniz... naş naşınız..."


- birbirimizin kalbini kırdık, yeniden bir araya gelip o kırık kalpleri
onaralım!
- benimkinin kaskosu vardı


- biliyorum hala sevip arzuluyorsun beni, sadece farkında değilsin. Ya
da
farkında olmak istemiyorsun.
- allah belanı versin

- seni unutamadım!
- sevgilinden ayrıldın da mesaj atacak birini mi arıyorsun?

- salaksın sen!
- evet, o cevabı yazdığım için salağım, bırak bir cevap yazmayı,
okumadan
silmem gerekirdi...

- bu akşam bana gelsene, yemek yaparım, sonra birşeyler içeriz...
- yok. Porno izleyeceğim

- sen varsın ve hep olacaksın!
- yazık, bir malsın ve hep öyle kalacaksın...

- dün gece rüyamda seni gördüm... erol bize ne oldu böyle?
- bir dahakine iyi örtün de uyu...

- gece rüyamda gördüm seni, çok korktum, başına bir şey gelmedi di'mi?
- başıma gelen en kötü şey sendin!

- dün seni rüyamda gördüm, bir mesaj atayım dedim...
- ancak rüyanda görürsün zaten, öptüm!

- dün gece seni rüyamda gördüm...
- görebileceğin tek yerde görmüşşün zaten

- barutcan dön artık, tükendim tükendim tükenmeleri oynuyorum. Bittim.
- sayın abonemiz kafasını ......iniz kullanıcı son 7 aydır kapsama
alanınız
dışında bulunmaktadır. Hırtcell olarak şu üç günlük dünyada, daha nice
potansiyel eski sevgililer olduğunu hatırlatır, en yakın zamanda engin
denizlere açılmanızı temenni ederiz. Hayırlı günlaaaaarrr

- hayatım, pişmanım, geri dönmek istiyorum!
- tek yön güzelim burası hadi naş naş!...

- senin gibisini bir daha bulamadım
- bunun beni ilgilendiren kısmı nedir?

- bu akşam işin var mı?
- mesaj attığınız kişiye şu an ulaşılamıyor. lütfen daha sonra tekrar
denemeyiniz!

- buldun mu bari bir kazma?
- senden daha kazmasını bulamadım kusura bakma...

Dişi Aslan

Hayvanlar bir gün kim daha çok çocuk doğurabilir diye çekişmeye başlarlar.
Hep birlikte dişi aslana gidip danışırlar.

"Sen kaç çocuk doğurabiliyorsun?" diye sormuşlar aslana.

"Bir." diye yanıtlar dişi aslan. "Fakat ben aslan doğururum."

DERSİMİZ;
NİTELİK, NİCELİKTEN ÖNEMLİDİR.
-----------------------------------------------------------------
YENGEÇ İLE ANNESİ

"Neden böyle yan yan yürüyorsun yavrum" diye sorar anne yengeç
çocuğuna.

"Düzgün yürüsene ! " der.

- "Pekala anne" der çocuk.

- "Sen önümden düzgün yürü, ben seni takip ederim. "

DERSİMİZ;
HAREKETLER SÖZLERDEN ÖNDE GELİR?
-----------------------------------------------------------------
ASLAN, KOYUN, KURT VE TİLKİ

Aslanın biri, bir koyunu yanına çağırır ve nefesinin kokup kokmadığını
sorar.

Evet ! ? diye yanıtlar koyun. Aslan bu yanıta kızar ve koyunu oracıkta
parçalar.

Daha sonra kurda seslenip yanına çağırır, ona da aynı soruyu sorar.

Hayır ! ? diye yanıtlar kurt korkudan. Ancak o da yağcılık yaptığı için
aslanın öfkesinden kurtulamaz.

Sıra tilkiye gelmiştir. Aynı soruyu tilkiye de sorar. Tilkinin yanıtı şöyle
olur;

- Üzgünüm, üşütmüşüm biraz, o yüzden burnum koku almıyor ! ?

DERSİMİZ;
AKILLI KİŞİ TEHLİKELİ DURUMLARDA KONUŞMAZ !!!
-----------------------------------------------------------------
KAZLAR VE TURNALAR

Kazlar ve turnalar bir gün aynı tarlada yiyecek ararlarken birden yanlarına
yaklaşmaya çalışan avcıyı fark ederler. Turnalar daha çevik ve hafif
oldukları için hemen uçarlar. Oysa kazlar ağır hareket ettikleri için
avcıdan kurtulamazlar.

DERSİMİZ;
YAKALANANLAR HER ZAMAN SUÇLU OLANLAR DEĞİLDİR?
-----------------------------------------------------------------
HASTA GEYİK

Yaşlı bir geyik hasta düşer ve daha rahat otlayabilmek için güzel otlarla
dolu bir çalılıkta yaşamaya başlar. Her hayvanla iyi geçindiği için pek çok
hayvan sık sık geyiğin ziyaretine gelir.

Zamanla her gelen hayvan bu güzel otlardan tatmaya başlayınca kısa süre
sonra tüm otlar biter. Geyik hastalıktan kurtulur ama yiyecek hiçbir şeyi
kalmadığı için bir süre sonra açlıktan ölür.

DERSİMİZ;
SİZCE?
NOT: BU KONUDA HİÇ KATKI YAPILMAMIŞTIR.


-----------------------------------------------------------------


FARELERİN TOPLANTISI

Bir gün fareler bir araya gelirler ve başlarına musallat olan bir kediden
kurtulma planları yaparlar. Pek çok fikir öne sürülür. Hiçbiri kabul görmez.

En sonunda genç bir fare kedinin boynuna bir çan asmayı önerir. Böylece kedi

kendilerine yaklaşırken farkına varacak ve kaçabileceklerdir. Bu öneri
kediler tarafından alkışlarla onaylanır.

Bu arada bir köşede sessizce onları dinlemekte olan yaşlı bir fare ayağa
kalkar ve bu önerinin çok zekice olduğunu, başarılı olacağından hiç kuşkusu
omadığını belirtir.

Fakat, der, Kafamı bir soru kurcalıyor. Aramızdan kim kedinin boynuna
çan asacak? ?

DERSİMİZ;
İYİ BİR PLAN YAPMAK AYRI, O PLANI GERÇEKLEŞTİRMEK AYRIDIR.

23 Temmuz 2007

İYİ VE KÖTÜ

Yılmaz Erdoğan'dan hayattaki İyilerin ve Kötülerin ortak yaşamlarının çok güzel bir analizi .

Biliyorum , çoğunuz iyi insanlarsınız . Bu yüzden hep kötüler kazanıyor zaten .

Birçok kötü , hatta alçak tanıdım . Çoğu neşeli insanlardı . Hiçbirinde çekingen bir ruh haline rastlamadım.

Kötüler atak , iyiler pısırıktır, etrafınıza bakın , en heyecan verici , en eğlenceli insanlar hep sahtekârlardır . Hepsi paldır küldür konuşan , ağız dolusu gülen insanlardır . Çünkü sahtekâr , sempatik olmak zorundadır . İyinin böyle bir mecburiyeti yoktur . İyi, sıkıcıdır . Kadınlar iyilere değil , güvenilmez erkeklere aşık olur bu yüzden. Zaten aşk , denen altüst oluşla ancak bir üçkâğıtçı basa çıkabilir . Aşkın tadını çıkaramaz iyiler . Onlar sarılıp sessiz bir uzanmayı aşk
zanneder . Tekdüzedirler . Yavaştırlar . Kadınlar da dertlerini onlarla paylaşır ama gidip bir güvenilmezle sevişirler . Tutku kötülerin işidir .

Sessiz ve efendi bir insan cümlesiyle tanımlanan bir iyilik kolaydır . Sahtekârlık daha zordur , maharet ister . Zeki , hızlı ve atak olmalıdır . Enerjiktir.

Üçkâğıtçı ... Sahtekârın en sempatik , en başarılı şekli . İyi bir hatiptir o . İnandırıcıdır . Konuştuğu zaman etrafındaki tüm iyi ve dürüst insanlar ağzının içinde kaybolur . Hem çok iyi fıkra anlatır hem hüznün tüm renklerinden haberdardır . Kahkahasında pirzola tadı , hüznünde bazen ölümün sesi vardır .

Adam başarılıdır . Yeteneklidir . İyilik kolaydı r. Kötülük maharet ister . İyi olmak için , kimseye kötülük yapmamak yeterlidir . Ama kötü olmak için daha çok çalışmalısınız ! İyi , kötü karsısında güvensiz , enerjisiz , çaresizdir .

Filmlerde bile iyi , kötüleşmeden kötünün hakkından gelemez . Yeminini bozar ve kavgaya girer . Oysa kavga kötünün mesleğidir asıl . Biz iyi seyirciler perdedeki iyi adamımız kan döktükçe rahatlarız . Ve iyi kötüyü yendi diye seviniriz . Oysa artık hepimiz kötüyüzdür filmin sonunda . Hatta biz kötü den daha çok insan öldürmüşüzdür .

Bir iyi için en zor olan , kötüye Sen kötüsün demektir . Çünkü iyi , utangaçtır . Hırsıza hırsız diyemez . Kötünün yerine utanır , sahtekârın yerine yüzü kızarır, hırsızın yerine yerin dibine geçer ... Bu sırada kötüler, sahtekârlar, hırsızlar deli gibi eğlenmektedir . Çünkü onların yerine utanan , sıkılan , yerin dibine geçen birçok iyi insan vardır . Şeytan bile bazen yorulur kötülük yapmaktan . Ama hayatlarını salt kötülük yapmaya adayanlar asla durmazlar ; bunu çok iyi biliyorum . Güzel kıyafetleri , briyantinli saçları , resmi arabaları , siyah gözlükleri ve korumaları vardır . Ama ruhları şeytandır . Kötünün en büyük avantajı iyideki kahrolası utanma
duygusudur . Bu duygu iyiyi öylesine zayıf düşürür ki ağzını açıp bir kelime söyleyemez . Halbuki öylesine kararlı çıkmıştır ki kötünün karşısına . Herşeyi açık açık söyleyecektir . Başına gelecekleri göze almıştır !... Ama olmaz . Yapamaz .

Çünkü iyiler korkaktır . Çünkü iyiler herkese acır , en çok da kendilerine . Susmak , acımak , utanmak , korkmak ...

Farkında mısınız ey iyi insanlar , ne kadar sıkıcı şeylerle uğraşıyorsunuz ! Kötüler kazanınca da şaşırıyorsunuz ! Tarih boyunca iyiler kazanmasalar da , bir şekilde ayakta kalmayı başardılar . İyinin yazgısıydı bu . Şeytan her zaman saldıracak , yere yıkmaya çalışacak , akılları karıştıracak ve iktidarına devam etmeye çabalayacaktı . Babalarımız iyi insanlardı ve bize de iyi olmamızı öğütlediler . Biz de iyi insanlarız . Ve çocuklarımıza aynı şeyi öğütlüyoruz . Hepimiz kötülerin yanında çalışıyoruz .

Haydi iyi insanlar !

Haydi sessiz , efendi , sıkıcı , korkak , utangaç ve iyi insanlar ! Çalışın !

Kötülerin size ihtiyacı var !

YILMAZ ERDOĞAN

18 Temmuz 2007


adam olmak

çevrende herkes şaşırsa bunu da senden bilse
sen aklı başında kalabilirsen eğer
herkes senden kuşku duyarken hem kuşkuya yer bırakır
hem kendine güvenebilirsen eğer
bekleyebilirsen usanmadan
yalanla karşılık vermezsen yalana
kendini evliya sanmadan
kin tutmayabilirsen kin tutana

düşlere kapılmadan düş kurabilir
yolunu saptırmadan düşünebilirsen eğer
ne kazandım diye sevinir, ne yıkıldım diye yerinir
ikisini de vermeyebilirsen değer
söylediğin gerçeği büken düzenbaz
kandırabilir diye safları dert edinmezsen
ömür verdiğin işler bozulsa da yılmaz
koyulabilirsen işe yeniden
döküp ortaya varını yoğunu
bir yazı turada yitirsen bile
yitirdiklerini dolamaksızın dile
baştan tutabilirsen yolunu
yüreğine sinirine dayan diyecek
direncinden başka şeyin kalmasa da
herkesin bırakıp gittiği noktaya
sen dayanabilirsen tek

herkesle düşüp kalkar erdemli kalabilirsen
unutmayabilirsen halkı krallarla gezerken
dost da düşmanda incitemezse seni
ne küçümser nede büyültürsen çevreni
her saatin her dakikasına
emeğini katarsan hakçasına
her şeyiyle dünya önüne serilir
üstelik oğlum

adam oldun demektir.


rudyard kipling
tercüme: bülent ecevit

25 Haziran 2007


Artık ne gel diyebiliyorum sana

Ne de gelebiliyorum

Anladım artık yolların bizi birleştirmeyeceğini…



Cevahir


Yüreğin yüreğimde

Düşüncelerimde huzur, sana odaklanıyorum

Umar rüyalarda?

Dinlenmek istiyorum artık

Düşünmeden yarını

Yanımda sen, yaşamak istiyorum

Ayrılmayan yollarda

Yüreğim yüreğinde

Gönlüm uykuda

Sen merkezde, ben çevrende durmadan yay çiziyorum

Sana ulaşmam?

Merkezde, yayın yokluğunda

Yokluğumda…


Cevahir


Seninle dalgayla kumsal gibiyiz

Birimiz daima bekleyen

Her zaman o uçsuz bucaksız kucağını açmış

Her zaman seven

Hep suskun tüm bilgeliğiyle

Diğeri bazen korkutucu boyutlarda koşan

Bazen sessiz sessiz sanki ağlar gibi

Ve tam kavuştuğunda eriyip gidiveren köpük gibi

Bir kavuşma,

Ama sesli ortalığı yıkarcasına

Ama sessiz bir ninni

Sonra akıl kalırcasına kaçınılmaz bir ayrılık

Yoksa bu bir oyun mu

Sanki bilinmezliğini korumak istercesine biri

Diğeri ise bir dokunup anında kaçan çocuk gibi

Sürüp gidecek bu sonsuza

Aynı gelgit gibi…


Cevahir